Bilgisayarlı tomografi; x-ışını (radyasyon) kullanılarak vücudun incelenen bölgesinin kesitsel görüntüsünü oluşturmaya yönelik radyolojik teşhis yöntemidir. Kesitsel olması ve yüksek çözünürlüğü nedeniyle birçok hastalığın tanısında önemli yer tutmaktadır.
BT nin çalışma prensibi temel olarak şöyle açıklanabilir: Tüpten çıkan X ışınlarının incelenecek vücut bölgesini katederken zayıflaması ve bunun gelişmiş bilgisayarlar aracılığıyla matematiksel verilere dönüştürülmesi sonrası görüntü oluşturulması esasına dayanır. Bulunan sayısal değerler, karşılığı olan gri tonlarla boyanarak kesit görüntüleri elde edilir.
İnceleme sırasında hasta BT cihazının masasında hareket etmeksizin yatar. Masa cihazın gantri adı verilen açıklığına sokulur. X-ışını kaynağı incelenecek hasta etrafında 360 derecelik bir dönüş hareketi gerçekleştirirken gantri boyunca dizilmiş dedektörler tarafından x-ışını demetinin vücudu geçen kısmı saptanarak elde edilen veriler bir bilgisayar tarafından işlenir. Sonuçta dokuların birbiri ardısıra kesitsel görüntüleri oluşturulur. Oluşturulan görüntüler bilgisayar ekranından izlenebilir. Ayrıca görüntüler filme aktarılabileceği gibi gerektiğinde tekrar bilgisayar ekranına getirmek üzere optik diskte depolanabilir.
Bilgisayarlı tomografi, anatomiyi ayrıntılı olarak görüntüler, kitlelerin iç yapısı hakkında dansite (yoğunluk) ölçümleriyle radyoloğa bir fikir verir, özellikle kullanılan kontrast maddelerle (ilaçlı tomografi denilen tetkikte olduğu gibi..) patolojilerin karakterizasyonunun ve yayılımının değerlendirilmesine yardımcı olur. Bu sayede hasta için en uygun tedavi yönteminin seçilmesi sağlanır.
BİLGİSAYARLI TOMOGROFİNİN EN SIK KULLANILDIĞI ALANLAR NERELERDİR?
BT; hemen tüm organ ve yapıların değerlendirilmesini sağlar. Akciğer, paranazal sinüsler, karaciğer ve pankreas hastalıklarının da aralarında bulunduğu pek çok hastalığın tanısında tercih edilen yöntemdir. BT görüntüleme ile biyopsi gibi tanı veya tedavi amaçlı minimal invazif işlemlerin rehberliği sağlanabilmektedir. BT, kemik görüntülemede de sıklıkla kullanılan bir tanı yöntemidir. El, ayak, omuz ve diğer iskelet sistemi yapıları ile omurga kemik patolojileri tanısında da kullanılmaktadır.
Son yıllarda hızlı BT cihazları koroner damarların (kalbi besleyen damarlar) ve tüm vücut damarlarının anjio yapılmaksızın görüntülenmesini sağlaması sayesinde birçok hastayı gereksiz anjio işleminden kurtarması ve anjioya gerçekten ihtiyaç duyan hasta grubunu ayırtetmesi açısından da klinikte sıkça kullanılmaktadır.
Travma geçiren olgularda hızlı tarama yapabilmesi ve detaylı görüntüler sağlanabilmesi özelliklerinden yararlanarak beyin, karaciğer, dalak, böbrekler ile diğer iç organ yaralanmaları teşhisinde BT kullanılmaktadır.
Ayrıca inme, gangren ya da böbrek yetmezliği sonuçlarına yol açabilecek damar patolojileri tanısında da kullanılan yöntemlerdendir.
İŞLEME NASIL HAZIRLANILMALIDIR?
Batın BT incelemelerinde barsakların daha iyi görüntülenebilmesi için hastadan tetkikten bir gece önce aç kalması istenmektedir. Ayrıca damardan radyolojik kontrast madde kullanılması gereken durumlarda, bulantı-kusma riskine karşı en az 2-4 saat açlık gerekmektedir.
Hastaneye randevu saatinden en az 15 dakika önce gelinmelidir. Bu, hastanedeki kayıt işlemlerinin yapılabilmesi için gerekli zamanı sağlayacaktır. Eğer abdomen (karın) bölgesinin BT incelemesi yapılacaksa randevu saatinden 1,5 saat önce hastaneye gelinmelidir. Hastadan bağırsakları daha net göstererek radyoloğun filmleri daha iyi değerlendirmesini sağlayacak bir sıvı olan kontrast madde karıştırılmış su içmesi istenir. Hastada düşünülen ön tanılara ve yapılması istenen incelemeye bağlı olarak yapılması gerekenler işlemi yapacak olan teknisyenler tarafından hastaya ayrıntılı şekilde anlatılmaktadır.
Metal objeler görüntü kalitesini etkiler; bu nedenle metal düğme ya da objeler içeren kıyafet giyilmemesi önerilir. Ayrıca inceleme yapılacak vücut bölgesine göre hastadan küpe, mücevher, gözlük, diş protezi gibi metal objelerin çıkarılması istenebilir.
Kadın hastalar hamile olup olmadıkları ya da böyle bir olasılık olup olmadığı konusunda doktoru bilgilendirmelidir.
Emzirmekte olan annelerin damar içi kontrast madde kullanımı durumunda işlem sonrası 24-48 saat emzirmemeleri istenir.
İnceleme Nasıl Yapılmaktadır?
BT incelemesi değerlendirilen bölgeye göre kontrast madde verilmeden veya kontrast madde verilerek yapılabilir. Kontrast madde, incelemenin özelliğine göre damardan, ağızdan veya makat yolu ile verilebilir. Daha sonrasında istenilen bölge tomografi cihazında taranır.
İşleme radyasyon içermesi nedeniyle hasta yakını alınmaz sadece çocuk hastalara, kurşun önlük giymeleri koşulu ile anne ya da baba eşlik edebilir.Özellikle altı yaşından küçük çocuklar için inceleme boyunca hareketsiz kalmak zor olabilir. Bu nedenle ilaçla ya da ilaçsız uyku durumunda olmaları gerekebilir.
BT’de Kontrast Madde Kullanılması
Kontrast madde; tomografi incelemelerinde de sıklıkla kullanılan, damarların x-ışını altında görüntülenmesini sağlayan çoğunlukla damar yolu ile verilen ilaçtır. Ayrıca organların beslenmesini, normal doku ile hastalıklı dokunun (tümör, kitle, enfarkt vb.) ayrımında kullanılmaktadır.
Kontrast madde, incelenecek bölgeye ve yapılacak değerlendirmeye göre damardan (intravenöz), ağızdan (oral) veya makattan (rektal) verilebilir. Bu yöntemlerden ikisi veya nadiren üçü birlikte de uygulanabildiği gibi bazı hastalara kontrast madde hiç verilmeyebilir.
Damardan kontrast madde verilmesi öncesi hasta kontrast madde allerji riskinin saptanması amacıyla bilgilendirilir. Eğer daha önce kullanılan kontrast maddeye karşı reaksiyon gelişmiş ise, kişi herhangi bir alerjene karşı düzenli ilaç kullanıyor ise ya da astım hastalığı vb. alerjik hastalığı var ise antiallerjik ilaçlar ile premedikasyon uygulanması gerekebilir.
Riskli hastalarda (böbrek rahatsızlığı olan) kan kreatinin düzeyine bakılarak radyolog tarafından kontrast madde kullanma kararı verilmeli sonrasında da kontrast maddenin atılımını hızlandıracak çözümler sağlanmalıdır.
Kontrast maddenin damar yolu ile verilmesi esnasında geçici sıcaklık hissi (ateş basması), ağızda metalik bir tat ya da idrar kaçırıyormuş hissi oluşabilmektedir. Tüm bunlar saniyeler içerisinde geçer. Bazı olgularda kısa süreli kaşınma hissi ya da bulantı olabilir. Eğer kaşıntı uzun süreli olur ya da döküntü oluşur ise bu şikayetler ilaç tedavisiyle ortadan kaldırılabilir. Nadiren nefes almada zorluk ve boğazda ani şişlik ortaya çıkabilir. Bu şikayetinizi çekim yapan teknisyene bildirmeniz gerekir. Noniyonik kontrast madde kullanımı sonrası bu şikayetler çok nadiren olmaktadır.